‘İnsan kadife bir hatıradan başka nedir ki? Geçmiş: üstümüzü her gece onunla örttüğümüz...
Uykuların derininde kor yankılarına düşer gibi olduğumuz ve sonra unuttuğumuz. Dağın doruğu ile dağın derini arasındaki mesafeden başka nedir ki insan: derininde kor tutmuş haller, doruğunda ıssızlık bilgisi...Güne ait sesler çoğaldığında hatıranın kendisi de kokusu da bilgisi de silikleşecek. Ve insan sabahın nemi kadar sessiz olmayı isteyecek.’
Uykuların derininde kor yankılarına düşer gibi olduğumuz ve sonra unuttuğumuz. Dağın doruğu ile dağın derini arasındaki mesafeden başka nedir ki insan: derininde kor tutmuş haller, doruğunda ıssızlık bilgisi...Güne ait sesler çoğaldığında hatıranın kendisi de kokusu da bilgisi de silikleşecek. Ve insan sabahın nemi kadar sessiz olmayı isteyecek.’