"...[işte] dünya tarihindeki en büyük hata budur: şeylere sahip olmak veya olmamanın sevinç ve acılarımızın kaynağı sanılması. hayır, benim duygularımı ona (burada sözü edilen o, doğa veya onun parçaları olan şeyler...) sahip olup olmamam değil, başkalarının sahip olup olmadığı belirler. sadece kendi içsellikleriyle yaşayacak kadar zengin ve ince olan ruhlar nesneleri onun sınırlarının ötesine geçmeyecek kadar algılayarak hazla içlerine çekebilirler; ama kitle asla nesnelerin cazibesiyle yetinmeyecek, cazibeyi komşunun yoksun olduğuna sahip olmakla, yoksunluğu komşunun sahip olduğuna sahip olmamakla ilintilendirecektir. değişen mülkün belki yalnızca ilk dolaysız etkisi karşılaştırmayı ört bas eder; fakat kısa zamanda uyum sağlayan hassasiyetimizi yeni düzeyin ince farkları o eski kaba farklar kadar şiddetle uyarırlar. ve yanılsama bizi tekrar dengelemenin sisyphos çabasına sürükler; doğa bu çabaya haddini bildirene ve biz dışarıya kaçarak kurtulmak istediğimiz ıstırabın bizi içimizde kovaladığını anlayana dek."
.
Üç çeşit meslek varmış : mühendislik,doktorluk,bir de hukukçuluk.Ben ressam olmak istiyordum.Babam böyle bir meslek olmadığını söyledi.Prens Paradoks'tan bahsetsem kim bilir ne der? Belki şimdi sizin yanınızda Dorian Gray'lik yaparım bir süre. Sonra beni Lord Henry'liğe terfi ettirirsiniz. Masrafı neyse veririm. Fakat bir sıfatla başlamak istiyorum. Bu çocuk ilerde büyük adam olacak gibi ne olduğu belirsiz bir tanımla değil..
Tutunamayanlar / Oğuz Atay
Tutunamayanlar / Oğuz Atay
3 Kas 2011
güller başlığı
"...[işte] dünya tarihindeki en büyük hata budur: şeylere sahip olmak veya olmamanın sevinç ve acılarımızın kaynağı sanılması. hayır, benim duygularımı ona (burada sözü edilen o, doğa veya onun parçaları olan şeyler...) sahip olup olmamam değil, başkalarının sahip olup olmadığı belirler. sadece kendi içsellikleriyle yaşayacak kadar zengin ve ince olan ruhlar nesneleri onun sınırlarının ötesine geçmeyecek kadar algılayarak hazla içlerine çekebilirler; ama kitle asla nesnelerin cazibesiyle yetinmeyecek, cazibeyi komşunun yoksun olduğuna sahip olmakla, yoksunluğu komşunun sahip olduğuna sahip olmamakla ilintilendirecektir. değişen mülkün belki yalnızca ilk dolaysız etkisi karşılaştırmayı ört bas eder; fakat kısa zamanda uyum sağlayan hassasiyetimizi yeni düzeyin ince farkları o eski kaba farklar kadar şiddetle uyarırlar. ve yanılsama bizi tekrar dengelemenin sisyphos çabasına sürükler; doğa bu çabaya haddini bildirene ve biz dışarıya kaçarak kurtulmak istediğimiz ıstırabın bizi içimizde kovaladığını anlayana dek."