"...Kalbimi mutfak tezgahının üzerine koydum. Dolapta alkollü bir şeyler aradım. Kalbim tezgahın üzerinde bir kez ürperdi. "değmez" dedi kalbim, "bırak her acıdığında kendini uyuşturmayı artık.." kalbime baktım. Haklıydı "haklısın" dedim, "üşümüşsündür gel..." aldım yerine koydum kalbimi.
Kızın yanına geçtim yeniden. Kız bir sigara yakmış, sigarayı parmaklarını arasında dolaştırıp duruyordu. Dolunay hala beni kesiyordu. Asabım bozuluyordu. Dilimde yakası açılmadık küfürler dolaşıyordu. "kes sesini" dedim sessizliğe. Sessizlik bön bön baktı yüzüme. Yüzüm sessizliğe kaşlarını çattı.
Kız ayağa kalktı
"nereye" dedim.
"geliyorum" dedi.
Ben de bir sigara yaktım. Öyle bir çektim ki dumanı ciğerlerim yandı.
"beynin olmadan sevişebilir misin" diye seslendim kıza.
kızdan bir cevap gelmedi. Tekrarladım
"ne diyorsun duymuyorum!" diye gelip yanıma uzandı kız.
"beynin olmadan sevişebilir misin" dedim yeniden.
"hayır" dedi kız.
"peki" dedim. "kalbin olmadan?.."
"hayır" dedi.
"peki" dedim. "bedenin olmadan?.."
"hayır" dedi.
"bana aşık mısın" dedim.
"hayır" dedi.
(sf:24)
Uğur Özakıncı