Narı düşün Güneş'im, çatlayan bereketi, kapanan çarşıların serinliğini…
Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde… Develer tellâl iken, pireler berber iken, ben annemin beşiğini tıngır mıngır sallar iken, Allah'ın kulu darıdan çokmuş, az söylemek günah, çok söylemek yokmuş.
Az gidilir, uza gidilir, dere tepe düz gidilirmiş. Peri padişahları, bir dudağı yerde bir dudağı gökte canavarlar; sen de üç yüz, ben diyeyim beş yüz yaş sakallı bilge dedeler çıkasıymış yollarda karşımıza. Küçücük bir çocuk yaşarmış memleketin tekinde.
Çocuğun yaş günüymüş.
Uyu benim güzel kızım, uyu üzüm kızım, nar kızım…
Onur Caymaz