"Kalbimin ilk uyandiginda fisildadigi gibi dünya ummak demekti" (S.33)
" Usulca ve özenle gülümse. Bu sonu gelmez dissallik senin kurtulusun. Yasamin tekir baligini bir deniz salyangozu gibi kap." (S.39)
"Ya iyi niyetinizin icine bir kibrit kutusu bile sigabiliyorsa?" (S.47)
"Günü bir yük gibi tasiyip, gece üstlerinden atarak rahatlayanlar..." (S.48)
" Endisyele eylem arasinda kadinlarin yüzleri cöküyor. Sahte, yararsiz, alcakca, asktan yoksun giden her seyi geride birakarak cekip gidebilirler mi, o mantarlariyla gizemli tarlalara... Hakikat onlara yapisiyor, güzelliklerini kemiriyor. Rahim hantal bir yük sanki. Kim böyle yaygaraci bir yükle düse kalka tepeye cikabilir ki?" (S.54)
"Yasmaklarin altina mi gizlenmisler, ya da ev islerinin deli gömlegini mi giymisler, ya da dalarda yalnizken yaralarina cekiz mi vuruyorlar?" (S.67)
" Olmak ve yapmak: asla bulusamayan iki paralel cizgi." (S.69)
"Mutlu bir gecmisin huzur veren anisi, kullanilmayan bir yolun kenarindaki yaban gülü gibi." (S.88)
"Ah o sessiz cigligin acili sesi!" (S.100)
"Simdi, dünyayi yalanlar döndürüyor diyorsun, koruyucu yastiklar insanlarin islevlerini sürdürmelerini sagliyor. Benim kendi koruyucu yastiklarim, isigim, özlemlerim var." (S.103)
"O yerler, insanlar, seyler, onlar yalnizca hos durak yerleriydi. Yatistiricilar, serinleticiler." (S.110)
" Bu gülleri topladim cünkü igrenc görünüyorlardi. Orada öylece durmus, arilarin kendilerini düzmelerini bekliyorlardi." (S.111)
"Mutluluk geometrik degildir, ama nereye bakarsaniz bakin her yandan akar gelir." (S.112)
"Bazen bir agactan hic nedensiz bir aci hüzmesi iniyor." (S.112)
"Kendini kacinilmaz bir tufanla mutlu etmek kinanacak bir simya mi?" (S.112)
" Usulca ve özenle gülümse. Bu sonu gelmez dissallik senin kurtulusun. Yasamin tekir baligini bir deniz salyangozu gibi kap." (S.39)
"Ya iyi niyetinizin icine bir kibrit kutusu bile sigabiliyorsa?" (S.47)
"Günü bir yük gibi tasiyip, gece üstlerinden atarak rahatlayanlar..." (S.48)
" Endisyele eylem arasinda kadinlarin yüzleri cöküyor. Sahte, yararsiz, alcakca, asktan yoksun giden her seyi geride birakarak cekip gidebilirler mi, o mantarlariyla gizemli tarlalara... Hakikat onlara yapisiyor, güzelliklerini kemiriyor. Rahim hantal bir yük sanki. Kim böyle yaygaraci bir yükle düse kalka tepeye cikabilir ki?" (S.54)
"Yasmaklarin altina mi gizlenmisler, ya da ev islerinin deli gömlegini mi giymisler, ya da dalarda yalnizken yaralarina cekiz mi vuruyorlar?" (S.67)
" Olmak ve yapmak: asla bulusamayan iki paralel cizgi." (S.69)
"Mutlu bir gecmisin huzur veren anisi, kullanilmayan bir yolun kenarindaki yaban gülü gibi." (S.88)
"Ah o sessiz cigligin acili sesi!" (S.100)
"Simdi, dünyayi yalanlar döndürüyor diyorsun, koruyucu yastiklar insanlarin islevlerini sürdürmelerini sagliyor. Benim kendi koruyucu yastiklarim, isigim, özlemlerim var." (S.103)
"O yerler, insanlar, seyler, onlar yalnizca hos durak yerleriydi. Yatistiricilar, serinleticiler." (S.110)
" Bu gülleri topladim cünkü igrenc görünüyorlardi. Orada öylece durmus, arilarin kendilerini düzmelerini bekliyorlardi." (S.111)
"Mutluluk geometrik degildir, ama nereye bakarsaniz bakin her yandan akar gelir." (S.112)
"Bazen bir agactan hic nedensiz bir aci hüzmesi iniyor." (S.112)
"Kendini kacinilmaz bir tufanla mutlu etmek kinanacak bir simya mi?" (S.112)