"Biliyorsun Eddie var olmayan bir şeyin arkasından koşuyor. Yaralı bir hayvan gibi, anlıyor musun ve her seferinde biraz daha aşağıya düşüyor. Dünyanın ona dar geldiğine inanıyorum, bütün sorunlarının buradan kaynaklandığını düşünüyorum..."
Oltasını şimdiye dek hiç atmadığı kadar uzağa fırlattı, ağzını buruşturdu.
"Yine de yapabileceğimiz bir şey olması gerekiyor." diye söylendi.
"Evet, tabii ki, mutluluğun var olmadığını, cennetin var olmadığını, kazanılacak ya da kaybedilecek hiçbir şey olmadığını ve hiçbir şeyin özünün değiştirilemeyeceğini anlaması gerekiyor. Ve eğer bundan sonra insana sadece ümitsizliğin kaldığına inanırsan bir kere daha yanılmış olursun, çünkü ümitsizlik de bir yanılsamadır. Tek yapabileceğin şey akşam yatmak ve sabah mümkünse bir tebessümle kalkmaktır. Sen ne düşünürsen düşün bu hiçbir şeyi değiştirmeyecek, sadece işleri karmaşıklaştıracaktır."
Gözlerini yukarı kaldırdı ve başını salladı:
"Tanrım, herife onu bu durumdan kurtarmanın bir yolu var mı diye soruyorum o kalkıp bana yapacağı en iyi işin kafasına bir kurşun sıkmak olduğunu söylüyor!!!"
"Hayır, kesinlikle değil, benim söylemek istediğim, hayatın, bir yığın sahte kısmetle dolu bir fuar standı olmadığı. Eğer buna bel bağlayacak kadar aptal olursan çarkın asla durmadığını çabuk fark edersin. Ve işte bu noktada acı çekmeye başlarsın. Hayatta birtakım hedeflere saplanmak, kendini zincire vurmaktır."
İkinci balık sudan çıktı. Eddie içini çekti.
"Ben çocukken burada sudan çok balık vardı." diye mırıldandı.
"Ben çocukken yolun aydınlık olacağına inanıyordum."
Oltasını şimdiye dek hiç atmadığı kadar uzağa fırlattı, ağzını buruşturdu.
"Yine de yapabileceğimiz bir şey olması gerekiyor." diye söylendi.
"Evet, tabii ki, mutluluğun var olmadığını, cennetin var olmadığını, kazanılacak ya da kaybedilecek hiçbir şey olmadığını ve hiçbir şeyin özünün değiştirilemeyeceğini anlaması gerekiyor. Ve eğer bundan sonra insana sadece ümitsizliğin kaldığına inanırsan bir kere daha yanılmış olursun, çünkü ümitsizlik de bir yanılsamadır. Tek yapabileceğin şey akşam yatmak ve sabah mümkünse bir tebessümle kalkmaktır. Sen ne düşünürsen düşün bu hiçbir şeyi değiştirmeyecek, sadece işleri karmaşıklaştıracaktır."
Gözlerini yukarı kaldırdı ve başını salladı:
"Tanrım, herife onu bu durumdan kurtarmanın bir yolu var mı diye soruyorum o kalkıp bana yapacağı en iyi işin kafasına bir kurşun sıkmak olduğunu söylüyor!!!"
"Hayır, kesinlikle değil, benim söylemek istediğim, hayatın, bir yığın sahte kısmetle dolu bir fuar standı olmadığı. Eğer buna bel bağlayacak kadar aptal olursan çarkın asla durmadığını çabuk fark edersin. Ve işte bu noktada acı çekmeye başlarsın. Hayatta birtakım hedeflere saplanmak, kendini zincire vurmaktır."
İkinci balık sudan çıktı. Eddie içini çekti.
"Ben çocukken burada sudan çok balık vardı." diye mırıldandı.
"Ben çocukken yolun aydınlık olacağına inanıyordum."