.
Üç çeşit meslek varmış : mühendislik,doktorluk,bir de hukukçuluk.Ben ressam olmak istiyordum.Babam böyle bir meslek olmadığını söyledi.Prens Paradoks'tan bahsetsem kim bilir ne der? Belki şimdi sizin yanınızda Dorian Gray'lik yaparım bir süre. Sonra beni Lord Henry'liğe terfi ettirirsiniz. Masrafı neyse veririm. Fakat bir sıfatla başlamak istiyorum. Bu çocuk ilerde büyük adam olacak gibi ne olduğu belirsiz bir tanımla değil..
Tutunamayanlar / Oğuz Atay
Tutunamayanlar / Oğuz Atay
6 Oca 2013
hükümeti devirmek istemiştim ama tek götürdüğüm birinin karısı oldu
30 köpek, 20 ata binmiş 20 adam ve bir tilki ve şuraya bak, şöyle yazmışlar, sen devletin ve kilisenin enayisisin, ego-rüyasına dalmışsın, tarihini oku, ekonomik sistemi çalış, ırk savaşlarının 23 000 yıldır sürdüğünü unutma.
hatırlıyorum da 20 yıl önce yaşlı bir Yahudi terziyle oturup konuşurduk, lamba ışığında burnu düşmana doğrultulmuş bir top gibiydi; bir de İtalyan bir eczacı vardı, şehrin en iyi semtinde pahalı bir apartmanda otururdu; çökmeye yüz tutmuş bir hanedanı devirme planlan yapardık, terzi yeleğin birine düğme diker, İtalyan, purosunu gözüme sokup beni dolduruşa getirirdi, kendim de çökmeye yüz tutmuş bir hanedandım, her fırsatta sarhoş, iyi okurdum, açlıktan nefesim kokar, bunalırdım, ama aslında genç, güzel bir a.cık bütün kuyruk acımı alırdı, ama bunu bilmiyordum; İtalyan'ı ve Yahudi'yi dinler sonra da karanlık arka sokaklarda, otlandığım sigaraları tüttürüp evlerin arka cephelerinin alevler içinde yıkılışını izlerdim, ama bir yerlerde kaçırdık bir şeyleri: yeterince cesur değildik, yeterince cüsseli ya da ufak tefek değildik, ya da sadece muhabbet etmek istiyorduk veya sıkılmıştık, neyse işte anarşi işi suya düştü, Yahudi öldü, İtalyan öfkeliydi çünkü o eczaneye gittiğinde ben karısıyla kalıyordum; kendi özel hükümetinin devrilmesine aldırdığı yoktu, karısı da kolayca devrildi zaten, bense suçluluk hissediyordurn: çocuklar diğer yatak odasında uykuda oluyordu; ama sonra barbuttan 200 $ kazandım ve New Orleans'a giden bir otobüse atladım, köşede dikilip barlardan gelen müziği dinledim ve sonra barlara girdim, orada oturup ölmüş Yahudi'yi düşündüm, nasıl olup da tek yapabildiğinin düğme dikip konuşmak olduğunu, ve nasıl olup da ikimizden de kuvvetli olduğu halde teslim olduğunu - teslim oldu çünkü sidik torbası koy vermişti, belki de bu, Wall Street'i ve Manhattan'ı Kilise'yi, Central Park'ı ve Roma'yı ve Solcuların Bankası'nı kurtarmış olabilir, ama eczacının karısı, çok hoştu, yastığının altındaki bombalardan ve Papa'yı yuhalamaktan bıkmıştı, ve çok hoş hatları vardı, çok güzel bacakları, ama sanırım o da benim gibi hissediyordu: zayıflığın Hükümet'te değil de İnsan'da olduğunu; sırayla alacak olursak, insanların hiçbir zaman fikirleri denli güçlü olamadıklarını ve fikirlerin, insanlara dönüştürülmüş hükümetler olduğunu; herneyse, dökülmüş bir martiniyle başladı ve yatak odasında son buldu: arzu, devrim, saçmalık sona erdi, ve perdeler rüzgârdan hışırdadı, kılıçlar misali sakırdadı, toplar misali gürledi, ve 30 köpek, 20 ata binmiş 20 adam güneş altındaki tarlalarda tek bir tilkiyi kovaladı, yataktan çıkıp esnedim ve göbeğimi kaşıdım ve biliyordum ki yakında çok yakında yine adamakıllı sarhoş olmam gerekecekti.
Charles Bukowski / Suda Yan Ateşte Boğul