.

.
Üç çeşit meslek varmış : mühendislik,doktorluk,bir de hukukçuluk.Ben ressam olmak istiyordum.Babam böyle bir meslek olmadığını söyledi.Prens Paradoks'tan bahsetsem kim bilir ne der? Belki şimdi sizin yanınızda Dorian Gray'lik yaparım bir süre. Sonra beni Lord Henry'liğe terfi ettirirsiniz. Masrafı neyse veririm. Fakat bir sıfatla başlamak istiyorum. Bu çocuk ilerde büyük adam olacak gibi ne olduğu belirsiz bir tanımla değil..

Tutunamayanlar / Oğuz Atay

2 Mar 2012

Sessizliğin Anarşisi / İnsana; Bir İhtimal Olarak...



İnsanın kaotik varlığı, bütünlüğünü borçlu olduğu kaotikliği, müphem hali...


İnsanın bir haliyle diğer halleri arasına sınır çekip, temel-tali, sahici-sahte ilişkisi kuran anlayışlar (Hegel-Marx çizgisinde kendinde-şey/kendiiçin- şey, Heidegger’de otantik olan/olmayan hal, Nietzsche’de üstinsan, Freud’da ben/üstben...) hep insan ruhunun karşıtlıklarını çözmeyi, onu bütünlemeyi, müphem yanını ortadan kaldırmayı amaç edinmiştir; uyumlu, çelişkisiz, bütün insana böylece kavuşulacaktır!... İnsanı maddi (iktisadi) koşulların, bilinçaltının, cinselliğinin ya da güç istencinin... belirlediği fikri, sonuç olarak, hep indirgeyici, onu somut-kaotik varlığından koparan, sakatlayan anlayışlardır (felsefe, diğer iktidar kurumları gibi, soyutlayıcı, tümleyicidir).

Köken –ilk, başlangıç– arayışı, bu başlangıçta tümlük ya da ikilik aramak, boş bir kurgu. Madderuh, doğa-kültür, ben-başkası gibi karşıtlık ya da hiyerarşiler, insanın toplumsal (dolayısıyla kurumsal) varlığına denk düşse de, tüm bu karşıtlıklar, parçalanmalar insanı ezer, böler. İnsan, yaşayan haliyle,içinde bulunduğu anda ve o andan yola çıkarak geçmişe ve geleceğe uzanışıyla –karşıtlıkları ve çelişkileriyle– anlaşılabilir ya da anlaşılamaz (ama vardır).
O, doğayla, diğer insanlarla, kendisiyle çatışkılı, gerilimli, kaotik ve müphem bir ilişki içindeyken, başka türlü olamazken, ayırt edici yaratıcılığı bu müphemliğin farkında olmasıyken, burada ne tümlükten ne de hiyerarşik bir ilişkiye tabi kılınabilecek ikilikten söz edilebilir. İnsanın müphemliğini aşikâr ve aleni kılarak, onu tanımlanabilir ve sınıflandırılabilir yapan şey, kaotikliğini bütünleme adına varlığını parçalayan, çokluğunu tekliğe indirgeyen toplumdur. Kitle; birörnek, aleni ve hayatta kalmak için her şeyi mubah gören –kaotikası yalınkatlığa indirgendikçe çobansürü güdülerinden başka bir şeyi kalmayan... Dinin, iktisadın, felsefenin, politikanın tarihi; insan üzerindeki zorbalıkların tarihidir. İnsanın “neyse o” olma haline izin verilmez. Yokluğu, imkânsız imkânları, iç sesleri, suskunlukları, hisleri, gönül gözleridir tahrip edilen. (Doğa, zaten tahrip edilmiş; ilksel haliyle insanın, üstüne üstlük de toplumun ve kurumların melezleştirdiği doğa, o da bir zombi artık).

İnsan, doğal olmayan, mutasyon ürünü varlığını sürdürmek, kendine yer açmak için, doğada bulunmayan kültürel ve etik simgeler sistemini yarattığından, toplumu ve kurumları yarattığından beri, maddeye, doğaya, ben’e geri dönemez; tıpkı, ruh, kültür ve başkası adına da yaşanmış olan bu dönüşümden kaçamadığı gibi. Parçalanmış, indirgenmiş de olsa, kaotikliğini ve müphemliğini yanında taşır insan. Topluma ve kuruma rağmen, her yerde ve her durumda kendini yeniden ortaya koyan, bu halidir insanın. Yer üzerindeki en uzak geçmişinden Evren İçindeki geleceğine, biyolojik varlığından ruhsallığına uzanan, gidip gelen, fırlayan, kendini fırlatan insan; geçmişe ve geleceğe, şimdiki halini fırlatan insan –yüzünü ve bedenini, ayrı ayrı, geçmişe ve geleceğe döndüren, kimi zaman her ikisini de aynı yöne döndüren insan–; insanlaştırılmış olduğundan, bebeklik ve vahşilik hali zor kullanılarak uygarlaştırıldığından, aslında köleliğini köleliğine fırlatır daima.

Doğanın ve zamanın tutsağı olarak yaşamaya, ölmeye mahkûm olduğunu bilen tek canlı... Kültürel simgeler yaratıcısı insan, tinsel varlık. Tinsellik; dünyayla, insanla dolaysız ilişkiye açılma, kendini dünyaya açma. Hayata ve ölüme, her haline, başkaya ve kendine, iç seyre, deneyime, vecde, suskunluğa, esersizliğe; yok etmeye ve yaratmaya...

Şimdi, kimse, hayatı böyle yaşamıyorken...