.

.
Üç çeşit meslek varmış : mühendislik,doktorluk,bir de hukukçuluk.Ben ressam olmak istiyordum.Babam böyle bir meslek olmadığını söyledi.Prens Paradoks'tan bahsetsem kim bilir ne der? Belki şimdi sizin yanınızda Dorian Gray'lik yaparım bir süre. Sonra beni Lord Henry'liğe terfi ettirirsiniz. Masrafı neyse veririm. Fakat bir sıfatla başlamak istiyorum. Bu çocuk ilerde büyük adam olacak gibi ne olduğu belirsiz bir tanımla değil..

Tutunamayanlar / Oğuz Atay

12 Oca 2012

Monogami



yo madre muerta!

Monogami


Kalın bir sicim bulundururdu yanında
Ne zaman asacağını bilemezdi insan kendini,
Bir şişe viski de vardı çantasında, her an sarhoş olmak gerekebilirdi
İki paket sigara da vardı, her zaman yeniden başlamak mümkün
Diye düşünürdü,
Tek gidiş bir de tren bileti vardı
Gitmeyi düşündüğünden değil, ama kaçmak zorunda kalabilirdi
Bunların dışında normal biriydi
Her sabah işine gider, akşam evine dönerdi
Hiç anahtar taşımamıştı yanında
Mevsimler geçti
Bir gün öldü karısı ve kapıda kaldı.
Otele gitti o gece
Sabah işe telefon etti,
“ Karım vefat etti. Bugün beni beklemeyin.” Dedi, kapattı
işitmeden yanıtı,
sonra çilingir açtı kapıyı,
karısı soğuk yüzüyle koltukta
ölü duruyordu elbette kımıltısız
bir sürahi su ve akşam yemeği sofrada
hareketsiz parlak bıçaklar, iki çanakta toprak ve tabaklar işlemeli
bardaklar coca-coladan, tuzluklar hiltondan aşırılmış
ev düzgün ve ölü kadar sessiz...
Polis geldi, savcı da ardısıra ve morga kaldırıldı ceset
“ Otelde mi kaldınız dün gece?” sorgulandı ayak üstü,
Sonra döndü otele, banyo yaptı. Arkadaşını aradı,
Resepsiyona bir zarf bıraktığını, cenaze işleriyle uğraşabilirse
Minnetkar kalacağını söyledi.Giyindi. Otelden çıktı.
Garda sigara paketini çıkarttı, yaktı
Garda viskiyi çıkarttı, içti
Ve oradan çıktı yola.