.

.
Üç çeşit meslek varmış : mühendislik,doktorluk,bir de hukukçuluk.Ben ressam olmak istiyordum.Babam böyle bir meslek olmadığını söyledi.Prens Paradoks'tan bahsetsem kim bilir ne der? Belki şimdi sizin yanınızda Dorian Gray'lik yaparım bir süre. Sonra beni Lord Henry'liğe terfi ettirirsiniz. Masrafı neyse veririm. Fakat bir sıfatla başlamak istiyorum. Bu çocuk ilerde büyük adam olacak gibi ne olduğu belirsiz bir tanımla değil..

Tutunamayanlar / Oğuz Atay

7 Şub 2012

10 Mart




Günseli'yi gördüm. Bana hiç hasta değilmişim gibi davranıyor artık. Bu kadar uzun hastalık olur mu? Bu konuyu konuşmuyoruz. Evinde yalnızdık. ( arada hastalığıma izin veriyorum : yoruluyorum yatakta. Ya da ben hastalıktan izin alıyorum. Böylece sokağa çıkabiliyorum ) Divanda , dizlerinin üstüne yattım. Başımı okşayarak dinlendirdi beni. O na İbsen'in oyunundan söz etmedim. Belki de sevişeceğimizi düşünüyordu. Bu düşüncelerini engellemek için ,ateşimden ve zayıflığımdan bahsetmek zorunda kaldım ona. Gözleriyle karşılaşmaktan çekindim.  Tavana baktım. Sonra...o korkunç terleme geldi. Hastalanmaya başladığımı ve hemen gidip yatmam gerektiğini söyleyerek kaçtım. Bizim aşk sona erdi anlaşılan. Gözlerinde ki endişeyi görmemek için yüzüne bakmadım. Beni ilgide yoruyor..

Üç gündür evden ve yataktan çıkmıyorum.Böylece annemden başka kimseyi görmek zorunda kalmıyorum. Ölsem kimsenin haberi olmıyacak ; bize bildirmedi diyecekler. Buna da razıyım. Yaşamamak ve dolayısıyle yorulmamak için tedbirler alıyorum gene ; bu nedenle günlük tutmaya da üç günlük bir ara verdim. Düşüncelerimin bir iz bırakmadan dağılmasını bekliyordum. Ortalığı bir duman kaplamıştı. Düşünceler , anılar , istekler bir birine karışıyordu. Şimdi bir durgunluk var.

Dün sabah annem ; eskiden nasıl uslu bir çocuk olduğumu anlattı ve sonunda ; şimdide eski durumuma döndüğümü söyledi. Korkunç bir bakışla susturdum onu. Bilmeden Oswald meselesine dokundu ; ben de unutmaya çalışıyordum. Ölürsem daha da uslu olacağımı söyleyerek yerimden kalktım , yatağıma döndüm. Kimseye , kimsenin varlığına dayanamıyorum artık.

Tutunamayanlar / Oğuz Atay